Fazıl Say’dan Halk TV’de Tarkan’a davetFazıl Say ve Jamal Aliyev, Güçlü PSM’nin siparişi üzerine viyolonsel ve piyano için bestelenen “Hayat Ağacı” süiti, bu akşam gerçekleşecek olan dünya prömiyeri öncesi Halk TV’de İsmail Küçükkaya ile Yeni Bir Sabah‘ın konuğu oldu.
Say, ‘Hayat Ağacı’nda en yakınlarını anlattığını söz etti. Bestelerden kelam eden Say şunları söylemiş oldu:
“Hayat Ağacı’nda annemin anısına da bir eser var. ‘Babam Ahmet Say’ isimli bir modül. ‘Ece’ eşim için. Hayat Ağacı diye bir finali var. Birinci açılış ise ‘Umut’. Kısa kısa kesimler. Albüm olarak da çıktı dijitalde. her insanın sükunetle dinleyeceği dingin müzikler aslında”
Say, Jamal Aliyev için “Viyolonselde dünyanın önde gelen genç yeteneklerinden biri. Birincilikleri var. Ben müzik dünyasının da genç kuşaklarının de Jamal’i fazlaca beğeneceğini düşünüyorum” dedi.
‘Müthiş bir duygu’
Aliyev ise, ‘müthiş’ hissettiğini belirterek, “Sevgili Fazıl Say’ın bu kadar şahsi, ailesi için yazdığı yapıtlarını kaydetmemiz harikulade bir histi ve epeyce mutluyum” diye konuştu.
Say ile çalışmayı anlatan Aliyev şunları söylemiş oldu:
“Anlatılması biraz güç. Ben küçük yaştan beri sevgili Fazıl Say’ın hayranıydım. bu biçimde bir talihi yakalamak benim için onur ve gurur verici. Çok şey öğreniyorum”
‘Sanki ona ulaştırmak istiyorum sesi’
Babasını anlatan Say “Eseri bestelediğimde babam hayattaydı. Kayıt yetiştirmek üzereyken babam vefat etti. ‘Babam Ahmet Say’ modülünü her çaldığımda güya ona ulaştırmak istiyorum sesi” dedi.
Say şunları söylemiş oldu:
“Biraz olsun ümitsizlik beslediğimiz anlarda bile güya mezarlığa gidiyoruz üzere. Umut o kadar her şeyi ki hayatın. hiç bir vakit umudun bir an bile kaçırmamız lazım. Daima umut dolu olmamız lazım.
İnsanlar bu kadar sükunetli doğan müzikleri bu gergin ortamda uygun bulmuşlar mıdır diye düşünüyorum. Bana biraz sakin olmak, dinginleşmek uygun geliyor. Olaylar makus, televizyonda haberleri açıyorsun dram, trajedi… Biraz yorulduk. O yüzden bu içine kapanma, insanın annesini hatırlamaya çalışması -hayatta olmasa bile- gerekiyor.
Tunceli’de on binlere konser vermişti
Kaz Dağları’nda da bir tabiata yardım etme niyetiyle gittim. 30-40 bin kişi vardı. Ovacık, Tunceli… 20 bine yakın insan vardı. Çok gerilimin içinde bu konserler bana bu işi niçin yaptığımızı öğretiyor. Yaptığımızın bir manası oluşuyor. Bu şekil bir konserde 60 albümün, 100 yapıtın, üç bin konserin bir manası oluşuyor. Kaz Dağları’nda işe yaradı benim müziğim örneğin.
Burada bir bildiri verdik. Bu yalnızca Munzur’un pak akmasıyla ilgili değil, Türkiye’nin doğusundaki insanların da daha fazla entegre olması birlikte yaşamak, ötekileşmemek açısından da bir bildiri bu”
‘Toplum çağdaş kalmak istiyor’
Tarkan’ın 9 Eylül’de İzmir’de verdiği konsere ait de konuşan Say şunları söylemiş oldu:
“Dünyada bu kadar büyük, muazzam bir konser epeyce seçkin. Bu yalnızca bir konser değil. 9 Eylül İzmir’in Kurtuluşu… Birfazlaca şeye isyanı var toplumun. Toplum çağdaş kalmak istiyor, uygar kalmak, ötekileşmemek istiyor. Bunlara karşılık var. beraberinde konserler, şenlikler iptal ediliyor. Bu en hoş karşılık. Toplumun megastarın yanında olması.. Tarkan için ise emeğinin karşılığı şu oldu. 20’li yaşlarımızın başında meşhur olmaya başlamıştı ve büyük star olacağı muhakkaktı. Artık bir ikinci jenerasyonu bu konserle yakaladığını düşünüyorum. Kendi miladında da bir yenilik yaptığını düşünüyorum. Tunç Soyer’i de kutlamak gerek. Vazgeçmediler, gece gündüz… bu biçimde muazzam oldu.
Tarkan’a çağrı
Tarkan’ı kutluyorum. İnşallah onla birlikte bir şey yapma imkanımızda olur. Bir buluşma.. Kültür Sanat ile tanınan kültürün buluşması. Aslında benim müziklerimde kültür-sanat ile tanınan kültür içinde bir yer bulmuştur. Dört Mevsim, İnsan İnsan… Sinemalara mevzu oldu. Şu andaki bestekar her şeyi yapabilmeli. “
Say, ‘Hayat Ağacı’nda en yakınlarını anlattığını söz etti. Bestelerden kelam eden Say şunları söylemiş oldu:
“Hayat Ağacı’nda annemin anısına da bir eser var. ‘Babam Ahmet Say’ isimli bir modül. ‘Ece’ eşim için. Hayat Ağacı diye bir finali var. Birinci açılış ise ‘Umut’. Kısa kısa kesimler. Albüm olarak da çıktı dijitalde. her insanın sükunetle dinleyeceği dingin müzikler aslında”
Say, Jamal Aliyev için “Viyolonselde dünyanın önde gelen genç yeteneklerinden biri. Birincilikleri var. Ben müzik dünyasının da genç kuşaklarının de Jamal’i fazlaca beğeneceğini düşünüyorum” dedi.
‘Müthiş bir duygu’
Aliyev ise, ‘müthiş’ hissettiğini belirterek, “Sevgili Fazıl Say’ın bu kadar şahsi, ailesi için yazdığı yapıtlarını kaydetmemiz harikulade bir histi ve epeyce mutluyum” diye konuştu.
Say ile çalışmayı anlatan Aliyev şunları söylemiş oldu:
“Anlatılması biraz güç. Ben küçük yaştan beri sevgili Fazıl Say’ın hayranıydım. bu biçimde bir talihi yakalamak benim için onur ve gurur verici. Çok şey öğreniyorum”
‘Sanki ona ulaştırmak istiyorum sesi’
Babasını anlatan Say “Eseri bestelediğimde babam hayattaydı. Kayıt yetiştirmek üzereyken babam vefat etti. ‘Babam Ahmet Say’ modülünü her çaldığımda güya ona ulaştırmak istiyorum sesi” dedi.
Say şunları söylemiş oldu:
“Biraz olsun ümitsizlik beslediğimiz anlarda bile güya mezarlığa gidiyoruz üzere. Umut o kadar her şeyi ki hayatın. hiç bir vakit umudun bir an bile kaçırmamız lazım. Daima umut dolu olmamız lazım.
İnsanlar bu kadar sükunetli doğan müzikleri bu gergin ortamda uygun bulmuşlar mıdır diye düşünüyorum. Bana biraz sakin olmak, dinginleşmek uygun geliyor. Olaylar makus, televizyonda haberleri açıyorsun dram, trajedi… Biraz yorulduk. O yüzden bu içine kapanma, insanın annesini hatırlamaya çalışması -hayatta olmasa bile- gerekiyor.
Tunceli’de on binlere konser vermişti
Kaz Dağları’nda da bir tabiata yardım etme niyetiyle gittim. 30-40 bin kişi vardı. Ovacık, Tunceli… 20 bine yakın insan vardı. Çok gerilimin içinde bu konserler bana bu işi niçin yaptığımızı öğretiyor. Yaptığımızın bir manası oluşuyor. Bu şekil bir konserde 60 albümün, 100 yapıtın, üç bin konserin bir manası oluşuyor. Kaz Dağları’nda işe yaradı benim müziğim örneğin.
Burada bir bildiri verdik. Bu yalnızca Munzur’un pak akmasıyla ilgili değil, Türkiye’nin doğusundaki insanların da daha fazla entegre olması birlikte yaşamak, ötekileşmemek açısından da bir bildiri bu”
‘Toplum çağdaş kalmak istiyor’
Tarkan’ın 9 Eylül’de İzmir’de verdiği konsere ait de konuşan Say şunları söylemiş oldu:
“Dünyada bu kadar büyük, muazzam bir konser epeyce seçkin. Bu yalnızca bir konser değil. 9 Eylül İzmir’in Kurtuluşu… Birfazlaca şeye isyanı var toplumun. Toplum çağdaş kalmak istiyor, uygar kalmak, ötekileşmemek istiyor. Bunlara karşılık var. beraberinde konserler, şenlikler iptal ediliyor. Bu en hoş karşılık. Toplumun megastarın yanında olması.. Tarkan için ise emeğinin karşılığı şu oldu. 20’li yaşlarımızın başında meşhur olmaya başlamıştı ve büyük star olacağı muhakkaktı. Artık bir ikinci jenerasyonu bu konserle yakaladığını düşünüyorum. Kendi miladında da bir yenilik yaptığını düşünüyorum. Tunç Soyer’i de kutlamak gerek. Vazgeçmediler, gece gündüz… bu biçimde muazzam oldu.
Tarkan’a çağrı
Tarkan’ı kutluyorum. İnşallah onla birlikte bir şey yapma imkanımızda olur. Bir buluşma.. Kültür Sanat ile tanınan kültürün buluşması. Aslında benim müziklerimde kültür-sanat ile tanınan kültür içinde bir yer bulmuştur. Dört Mevsim, İnsan İnsan… Sinemalara mevzu oldu. Şu andaki bestekar her şeyi yapabilmeli. “